Bütün medeni ülkelerde aynı şikayet, okumuyoruz.Kitaplar çoğaldıkça okuma sevgisi azalıyor bu da okuyan insanların sayısını gün geçtikçe azaltıyor.
Kitap okuyan insanların açısından baktığımızda ise bir şeyleri yanlış yapanlar var.Örneğin okuma hastalığına tutulmuş insanlar. Bu kişiler okumak için okurlar , okuduklarını reddetmek veya tartışma ihtiyacı duymazlar. Kitap kapanır kapanmaz içindekiler unutulur.
Böyle aşırı ve düzensiz okumak ve konu üzerinde düşünüp çıkarımlar yapmamak başkalarının sözleriyle yetinmeği beraberinde getirir ve nihayetinde insandaki düşünce mekanizmasını bozar.Hatta gündelik hayatttan kopar çevresinde olup bitenleri göremez, anlayamaz.Bazıları gerçek hadiseleri unuturken, okuduklarını ise hatırlar.Realiteden uzaklaşır ve kitaptaki olaylara bağlanır.Düşünceleri birbirine karışır, kendi başına muhakeme yapamaz olur.Bu durumda devam eden zekasını mahveder.
Sıhhatli bir zeka ise kitabı çalışmalarına tabi kılar.Ne de olsa kitaplar geçmişten günümüze kadar bilgi birikiminin vazgeçilmez unsuru olmuşlardır.
Sonuç olarak zekanın tavırlarını efendileştirmek için okumak zorundayız.
Tabi Bilinçli olarak..
Yunus GÜLBEYEN
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Yorumlarınız için teşekkürler..